Translate

17 Aralık 2014 Çarşamba

Hakkımızda


                Kapitalizmin insanı betona ve yönetebileceği kente sıkıştırması ve bizlerin (Elif-Bensu-Yağız-Yalçın) bu sıkışmaya başkaldırı olarak insanların gözünde saçma gözüken bir yaşam kurma hayali ile çıktık bu yola. Betona girmeyi ve ruhumuzu betona hapsettirmeyi istemiyoruz. Biz patikaları seviyoruz. Biz ahşaptan,  taştan, kerpiçten, yaşanmışlıklardan ve emekten yanayız. Emek harcayarak yaşanmışlıklara yaşanmışlık ekleyip tarihi geleceğe taşımak istiyoruz.  BİLİYORUZ Kİ; dünyada yalnız değiliz, kapitalizmin bize dayattığı çizgilere başkaldırı deneyimimizi bizim gibi düşünenlerle paylaşmak istiyoruz.
We (Elif, Bensu, Yağız, Yalçın) started off with the dream of setting a life space which looks silly to other people as a rebellion against the capitalism forcing us to live in a city and its concrete houses where people can be easily controlled. We don’t want to live inside those concrete houses, and don’t want our souls to be imprisoned there. We like pathways. We stand for the wooden, stone or adobe houses, and the experiences and labor. We want to bring the history to the future by laboring and doubling those experiences up.  We do know that we are not alone, and we want to share the experience of the rebellion against the lines which we are forced to follow by capitalism with the people who are of the same mind.



                Alternatif bir yaşam kurmak için, taştan, ahşaptan ve kerpiçten bir asra kafa tutan bu kozanın, bizleri özgür birer kelebeğe dönüştüreceğine inanıyoruz. Bizler için özgürleşmek bu konak ile anlamını bulacak sanki..
To establish an alternative life space, we believe that this cocoon which is made from wood, stone and adobe and is resisting for a whole century will turn each of us into a free butterfly. To us, freedom will find its true meaning with this mansion..

“ İnsanın, ruhu ezilmeden doğayla bütünleşebileceği , benliğini bulabileceği ve  kelimelere sığmadan sessizliği yaşayabileceği bir barakadır bu konak.” (Yalçın)
“This mansion is a shed where one can be united with the nature without any pressure, discover themselves and experience the tranquility without the limitation of words.” (Yalçın)

“Eskinin ruhuyla toprağın buluşması” (Yağız)
“Where the spirit of old times meets nature.” (Yağız)

“Evrende uçuşan sonsuz sayıdaki ruhun elbet konaklayacağı mekanlar vardır. Öyle sanıyorum ki bu konak da birbirinden farklı birçok ruha sığınak olmuştur.  Ermeni bir taş ve ahşap ustasının bu konaktaki emeğinin içinde yaşamak, ruhuma sonsuz çağrışımlar katıyor.” (Elif)
“There are, of course, some places where endless souls floating in the universe settle down for a while. I suppose that this mansion have sheltered different kind of souls. Living in the work of an Armenian stone and wooden house constructor effects my soul with endless connotations.” (Elif)

“Ruhumun her zaman eskiye ait olduğuna inanmışımdır. Ondandır ki bu konakta olduğum her an, bedenimin sıkıştığı zamandan köklerime bir dönüş, topraklarıma ziyarettir benim için.”(Bensu)
“I have always believed that my soul belongs to the old times. That’s why every moment I’m here, in this mansion, is a comeback to my orijin and a visit to my homeland escaping from the time my body has been stuck.” (Bensu)

Konağa ait bu çağrışımlara sahip bizler;
We who have those connotations about this mansion;

Yalçın; sözcüklere düşman, sessizliğin sonsuz derinliğinde bir felsefeci.
Yalçın; Antiverbal philosopher in the eternal deepness of silence.

Yağız; eskiyi merak eden, doğanın ruhunu özümsemeye çalışan bir ruh.
Yağız; a soul who is curious about the past, and trying to internalize the soul of nature.

Elif; adının anlamıyla özdeş bir panteist. Gezgin bir  öykü derleyicisi.
Elif; a pantheist same as the meaning of her name. A wandering story compiler.

Bensu; hayata üretmek, dans etmek, iyi tiyatro izlemek ve (içinden geldiğinde) şarkı söylemek için geldiğini düşünen, dünyanın her yerini gezerek sonunda bütün bunlar arasındaki bağlantıyı bulma peşinde melankolik bir hayalperest, kayıp bir ruh.
Bensu; a melancholy dreamer and a lost soul who believes that she is born to produce, dance, see good plays and sing (whenever she pleases), and is after to travel all over the world and find a connection between those things. 




          Bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin.
          Don't hesitate to contact us.

          Sevgiler..
          Best regards..





1 yorum:

  1. Hardy en basit taş bir binanın bile 100 yıl ayakta kaldıktan sonra bir sanat eserine dönüşeceğinden bahseder. Oysa insan ömrü bir sanat eseri olmaya yetmez. Günümüz koşullarında en az bir 100 yıl daha, içinde yaşayan insanların duygularına, kahkalarına, gözyaşlarına, korkularına ve umutlarına barınaklık edecek bir eser oluşturmak için gösterdiğiniz çaba çok mutluluk verici o yüzden. Sinop'a sevgiler...
    syb

    YanıtlaSil