Translate

3 Şubat 2015 Salı

Komün Bir Yaşam İçin Ürettiğimiz Ütopya: "Paltolu Konak"




15 Kasım 2014



Dört kişi konakta buluştuk. Bugün üçüncü katın temizliğini yapmaya karar verdik. Gömme dolaplardan koyun yünleri,  el işi döşekler, el işi yorganlar çıkardık, hepsi el emeği ve çok değerliydi ama temizliği imkansız gibi görünüyordu. İçimizden gelmese de o el işi döşekleri, yorganları, kilimleri çöp poşetlerine doldurduk. 

 Gömme dolaplardan bulduklarımıza anlam vermeye çalışırken

     

Babaannenin olduğunu tahmin ettiğimiz giysileri bulduk Bensu ile. İkimiz de bitpazarı meraklıları olarak eşyaları tek tek gözden geçirdik,  belki de 50 yıl öncesinin modasıydı o elbiseler, etekler, yelekler… Birbirimize göstererek birbirimizin onayından geçirip çöp poşetine değil de yıkanıp temizlenmek üzere kenara ayırdık. 


Bensu ile babaannenin kıyafetlerini paylaşırken

                              

Bensu'nun hazinesi; eski çantalar

                                         

Bensu, en çok da o günlerin modasını yansıtan kol çantalarına sevindi.
Üçüncü katın temizliğini elektrik olmadığı için gün ışığının kaybolmasıyla yarın yapmak üzere yarıda bıraktık. Hep birlikte hayal kurmaktan işler yavaş ilerliyordu, şunu da yapalım, bunu da yapalım demekten fazla iş yapamıyorduk. Hayal kurma molaları veriyorduk sık sık. Hayallerimizin birbirine eklenmesiyle çalışma tempomuz düşse de bir yandan da bu hayaller çalışma motivasyonumuzu arttırıyordu. Sokaktan konağın kocaman ahşap kapısına inen merdivenlere oturup biralarımızı içerken hayallerimiz konağın yüzyıllık tarihine ekleniyordu. 

 Günün yorgunluğu ve bira ve zafer

                                                                                     


Loş bir sokak lambasının altından karanlık sokağa çıkarak usulca konaktan ayrıldık. Kimse bu ruhu bırakıp gitmek istemiyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder